"Blog Yazarlığı" uzun süredir tartışılan bir kavram. Milenyumun başında web tasarım, html vs. derken wordpress ve blogger gibi yapıların devreye girmesi ile "blog yazarlığı"ciddi bir içerik üretim merkezi haline geldi. Ardından başlayan furya ile beraber Dünya'da ve Türkiye'de blog yazarlarının sayısı ciddi bir düzeye ulaştı. Fakat Türkiye'de "blog yazarlığı" daha çok web, teknoloji, moda ve yemek" etiketleri üzerine yoğunlaşarak asıl önemli bir alan olan "haber, gündem, siyaset" gibi mecraları önemsemediler. Ya da bu tarz netameli alanlara yaklaşmak istemediler. Bir de mikro-blogging olayının twitter ile zirveye çıkmasının ardından zaten blog yazarlığı dönüşüm geçirerek minimal boyutları benimsemeye başladı.
      Bu işin minimal seviyelere ineceği konusunda daha önce de çok defa yazmıştım. Fakat şunu da eklemek gerekiyor ki okur "kaliteli içerik" konusunda mikro-makro ayrımı yapmıyor. Özellikle belirli alanlara yoğunlaşan blogların yazılarında bunu net bir şekilde görebiliyoruz. Bu nedenle blog yazarları, mikro-blogging alanlarında var olmaya devam ederek asıl mecra olan blog sayfalarındaki kaliteli içeriklerini korumalı, çoğaltmalı ve yayınlamalılar diye düşünüyorum. Bu sayede alternatif bir medya olabilme iddiasının altı da doldurulmuş olur. 
    Demokratik toplumlarda insanların günlük söylem bulutunun içine dahil olmasının en basit yöntemlerinden birisi blog yazarlığıdır. Bunu facebook ve twitter üzerinden de yapabilirsiniz ancak kaliteli içerik ile beraber araştıran, düşünen ve sorgulayan yazılar günlük söylem bulutunun işlevini olumlu anlamda iyileştirecektir.
     Bu bağlamda 2005 yılından beri çeşitli mecralarda blog yazarı olarak var kalmaya çalıştım. Hussoloji.blogcu.com, www.hussoloji.com, www.ulihaber.com gibi adreslerde blog yazmaya çalıştım. Ancak takdir edersiniz ki domain ve host masrafları zamanla bana mantıksız gelmeye başladı. Mantıksız gelmesinden ziyade özellikle wordpress ile yaşadığım sorunlar ve görsellik-seo gibi konularda çözüme ulaştıramadığım konular nedeniyle "blogger" platformuna geçmeye karar verdim. Son olarakwww.hussoloji.com adlı blog sayfamın iyice yavaşlaması ve buna karşılık hosting firmasının ilgisizliği beni "blogger"a geçmeye mecbur etti.
        Blogger tercihimin altında yatan en önemli nedenlerden birisi Google destekli olması. Hem seo açısından ve hem de şablonlarının html tabanlı olması bana kolaylık sağlıyor. Ayrıca "ücretsiz" olması ve alan adınızı buraya yönlendirebilmeniz zannımca büyük nimetler. Sonuçta blog sayfaları ticari birer işletme olmadıklarına göre gelir-gider tablosunda "gider" kısmına da gerek yok. 
       Bundan mütevellit artık yazdığım bütün mecraları yeni "blogger" sayfamla birleştiriyorum. Bir bakıma motivasyon ve odak noktamı akademik anlamda uğraş verdiğim uzmanlık alanım olan Uluslararası İlişkiler ve Güvenlik Çalışmaları alanına yoğunlaştırmak istiyorum. Zaten bilen bilir genelde "dünya gündemine" odaklanan yazılar yazmayı tercih ediyorum. Bu blog sayfası ile beraber hem akademik anlamda zihnimin taze ve fizibl kalmasını sağlamayı aynı zamanda da fonksiyonel bir iletişim-etkileşim ortamı yaratabileceğimi düşünüyorum. 
    Ayrıca akademik çalışmalarımı da kişisel sayfama taşıyarak buradan sunmak gibi planlarım mevcut. 
       Umarım hem benim hem de okuyucular için verimli bir blog sayfası olur.